Sterilizasyon Genel Bilgiler

Sterilizasyon Amaçları

  1. Sterilizasyonda temel ve ana amaç steril edilmek istenilen ortamdaki tüm mikroorganizmaları yok edilmesidir.
  2. Sterilizasyon uygulamaları pek çok bakımdan önemlidir. Öncelikle laboratuvarda analizde kullanılacak tüm malzemenin (analiz örneği dışında) önceden sterilize edilmiş olma zorunluğu vardır. Aksi hâlde başta besiyerleri ve Petri kutuları olmak üzere kullanılacak materyalden gelen mikroorganizmalar sanki analiz edilen örnekten gelmiş gibi sahte (false) pozitif sonuçlara neden olabilir.
  3. İkinci olarak kullanılmış malzemenin mutlaka sterilize edildikten sonra yıkanması ve / veya çöpe atılması gereklidir. Bu kural patojenlerin etrafa yayılması tehlikesi yanında kanalizasyona verilen canlı mikroorganizmaların doğal dengeleri bozmaması açısından da önemlidir.

Steril Ortamın Özellikleri

Steril edilecek olan eşyanın sterilizasyondan sonra tekrar kontamine olmaması (steril olma özelliğini kaybetmiş) için dış ortamla ilgisinin kesilmesi lazımdır. Gerekli önlemler alınmamış steril eşya, havada bulunan tozlarla ve tozlar üzerindeki mikroorganizmalarla kirlenir ve sterilitesi bozulur. Bundan dolayı, steril edilecek eşya uygun poşetler içinde veya alüminyum folyo ile sarılarak ya da tromel gibi kaplar içinde steril edilir. Herhangi bir işlem yapılırken açılacak steril kabın ağzının alevden geçirilmesi ve mümkün olduğu kadar kısa sürede tekrar kapatılması gerekir.

Sterilizasyonun Kullanım Alanları

  •  Tıpta çeşitli amaçlar için sterilizasyon işlemlerinden yararlanılır. Cerrahide enfeksiyonlardan korunmak için dokulara temas edecek aletlerin steril edilmesi gerekir. Vücuda şırınga edilecek ilaçların da steril olması gereklidir. Mikrobiyolojide de sterilizasyon en önemli işlemlerden biridir. Çalışılan ortam, kullanılan alet ve gereçler, besiyerleri mikroorganizmalardan arındırılmadıkça mikrobiyolojik çalışmaların yürütülmesi imkânsızdır.
  • Gıda endüstrisi de sterilizasyonun kullanıldığı temel alanlardan biridir. Tüketicilerin kullanımına sunulan gıda ürünlerinin elde edilmesinden üretimine, paketlenmesi ve tüketiciye ulaşımına kadar steril olma özelliğini taşıma gerekir.
  • Diğer kullanım alanları ise kozmetik ürün sterilizasyonu, ambalaj malzemelerinin sterilizasyonu, hayvan yemi ve pet gıdaların patojen mikroorganizmalardan arındırılmasıdır

 

Sterilizasyon Tedbirleri

  • Mikroorganizmaların, tüm canlılar gibi uygun ortamlar bulduklarında beslenerek çoğaldıklarını, toprak, hava, insan vücudu ve tüm çevremizde yer aldıklarını biliyoruz.
  • Tıbbi ve cerrahi girişimler sırasında mikroorganizmaları tanımlamak amacıyla üretmek istediğimizde, kullanacağımız araç gereç, besi yeri gibi ortamların mikrop taşımamasını isteriz. Ayrıca içtiğimiz suyun, tükettiğimiz yiyeceklerin ve içeceklerin hastalık yapıcı mikroplardan uzak olması gerekir. Ameliyathane, diyaliz, yoğun bakım, transplantasyon (organ nakli), yeni doğan bebek ünitelerinin havalandırması ve donanım malzemelerinin belirli standartlara uyması gerekir.
  • Dirençli mutantlar oluşturabilen, çevre şartlarına uyan sporlu şekillere dönüşebilen mikroorganizmaların, istenmediği durumlarda tamamen veya kısmen yok edilmesinin gerekliliği ortaya çıkmaktadır.

Strelizasyon ve Dezenfeksiyon Yöntemleri

Dünyadaki bütün canlılar gibi mikroorganizmalar da kendileri için uygun ortamlarda beslenerek çoğalır. Bulundukları yerde kendilerine zararlı olabilecek çeşitli etkenlere karşı yaşam savaşı vererek soylarını devam ettirir. Bazıları spor teşkil ederek dış ortamda yıllarca canlı kalabilir.
Saprofit (çürükçül bakteri) olanlar doğada cansız ortamda çoğalır. Canlılarda yaşayanlara parazit denir. Parazitlerden kommensal olanlar canlıların vücudunda zarar vermeden beslenerek çoğalır. Ancak bulundukları canlının vücut direnci kırıldığında, dokularda çoğalarak hastalık yapan kommensallere potansiyel ya da oportünist (fırsatçı) denir. Parazitlerden patojen olanlar canlıların hücre ve dokularında çoğalarak hastalık yapar.

Dış ortamda bulunan bütün mikroorganizmaları öldürmek her zaman gerekli değildir. Dezenfeksiyon uygulanarak hastalık yapan yani patojen mikroorganizmaları öldürmekle de bulaşma önlenir. Dezenfeksiyon uygulandığında hastalık yapan ve yapmayan bakterilerin vejetatif şekilleri ile şarbon gibi hastalık yapan bakterilerin sporları ölür.

Saprofit bakterilerden bazılarının sporları çok dirençli olduğundan dezenfeksiyonla ölmez. Bunlar hastalık yapmadığından, dezenfeksiyonla ölmemelerine önem verilmez. Dezenfeksiyon cansız ortama uygulanır ve bu işlem yapılırken eşyaya zarar vermemelidir. Dezenfeksiyon için kullanılan maddelere dezenfektan denir. Dezenfektan maddelerin bazıları fazla sulandırılarak antiseptik madde gibi deriye hatta açık yaralara uygulanabilir.

• Canlı organizmanın dış örtüsünde bulunan mikroorganizmaları öldürerek veya üremesini durdurarak yerel olarak uzaklaşmasını sağlayan maddelere antiseptik, antiseptiklerin uygulanması işlemine antisepsi denir.
• Sterilizasyon, herhangi bir maddenin veya cismin birlikte bulunduğu tüm mikroorganizmaların ve bunların sporlarının öldürülmesi işlemidir. Sterilizasyonun kelime anlamı arınma olarak ifade edilebilir.

Bu işlemi hafif, orta, ileri derecede sterilizasyon gibi ayırma imkânı yoktur. Bu işlem sonucunda sporsuz bakteriler, viruslar, mantarlar gibi tüm mikroorganizmalar ortadan kaldırılır. Sterilizasyon ya yapılmıştır ya da yapılmamıştır. Bu işlemin dereceleri ya da uygulama farklılıkları yoktur

Ameliyat Masası Rüştü Üzümcü

Ameliyat Masası

ameliyat masası

Birçok Hastanede var olan ve hastaların üzerine yatırılarak ameliyat edilen özel üretilmiş, hareketli, donanımlı masalara ameliyat masası denir.  Ameliyat masalarının kendine özgü birçok özelliği vardır ve bu özellikler her ameliyat masasında bulunmamakta olup, kullanılacak ameliyat türlerine göre özel olarak üretimi yapılmaktadır.

Ameliyat Masaları, ameliyathane koşullarına uygun paslanmaz  çelik ve yüksek nitelikli birleşenler kullanılarak üretilmektedir.

Ameliyat Masaları ; aşağı/yukarı, yatay kayma, sırt bölümü aşağı/ yukarı, Trendelenburg/ters Trendelenburg, sağ/sol lateral, fleks ve refleks hareketleri özel elektro hidrolik bir sistem ile gerçekleşir. Bu sistematik hareketler, kablolu el kumandası ile sessiz ve titreşimsiz olarak çalışması sağlanır. Kumandanın arızalanması durumunda bütün ameliyat masalarında  masanın gövdesi üzerinde bulunan manuel düğmeler yardımıyla el kumandasında yapılabilen  tüm hareketler manuel olarak da  yapılabilmektedir. Pozisyon değişikliklerindeki hareket hızları daima sabittir. Baş ve ayak bölümlerinin hareketleri mekanik olarak sağlanır. Masanın hareketlerini sağlayan elektro hidrolik sistem, entegre akü şarj sistemi  ile beslenir ve elektrik kesilmesi durumunda  masaya ortalama  30 dakikalık hareket süresi (yaklaşık  olarak 30 tam hareket) sağlanır. Tabi bu ameliyat masasının özelliklerine göre değişmektir.

Ameliyathane masasında bulunan akü sisteminin kapasitesi ortalama olarak  30-60 dakika (200 hareket) kapasiteli akü sistemi, Gövde üzerinde yedek kumanda sistemi, 30 cm sliding hareketi bulunmaktadır.

Masanın üst tablası sıvıya dayanıklı malzemeden üretilmiştir. Baş, sırt-oturma ve ayak (sağ ve sol) bölümlerinden oluşan tabla hasta güvenliği ve hijyen gereklerini sağlayan 80 mm kalınlığında özel olarak tasarlanmış dört parça minderle kaplıdır. Bu minderler; antistatik özelliktedir; sıvı geçirmez özel bir malzeme ile kaplanmıştır ve ameliyathane koşullarında kullanılan temizleme uygulamaları ile uyumludur. Minderler yerlerinden kolaylıkla çıkarılır ve takılır.

Masa tablası özel bir aksesuar kullanarak kolay bir şekilde radyolojik incelemeler için uygun duruma getirilebilir.

Ameliyat masası tasarımları genel olarak ; Genel Cerrahi, Üroloji, Jinekoloji, Ortopedi, Göz, Beyin Cerrahisi, KBB, Kardiyoloji vb. birçok operasyon kullanımına uygun standartlarda yapılmalı ve yine ameliyat masa üretimleri doktor yada hastanelere özel olarak da üretimleri yapılmaktadır.

Otoklav Çalışma Prensibi

Otoklav Genel Bilgiler: Steril koşul gerektiren ısıya ve basınca dayanıklı laboratuvar çalışma materyallerin (santrifüj tüpleri, pipet uçları, şişeler, tampon solüsyonları ve çeşitli laboratuvar ekipmanları) kullanım öncesi sterilizasyonu ile çalışma sonrası buharlı, vakumlu veya vakumsuz olarak yüksek sıcaklık ve basınç altında dekontamine edilmesi için kullanılan kilitli kapaklı cihazdır.

Otoklav Çalışma Prensibi: Otoklavlarda basınçlı buhar ve ısı ile sterilizasyon 100°C’nin üzerindeki sıcaklıklarda, içindeki suyun yüzeyine yapılan buhar basıncının artırılması ve böylece suyun kaynama noktasının yükseltilmesiyle sağlanmaktadır. Otoklava verilen buharla, otoklav içindeki su önce ısınır ve daha sonra oluşan buhar içeride hapsedilerek, basınç yükselir. Temel ilke steril edilecek malzemenin her noktasının belli bir ısıya sahip doymuş su buharı ile yeterli süre temas etmesini sağlamaktır. Bu nedenle paketler otoklava gevşek yerleştirilmelidir.  Ayrıca ön vakum ve filtreli vanalar ile otoklavda sterilite güvencesi sağlanmalıdır. Doymuş buharın sağlanabilmesi için, yeterli sıcaklık ve basınca ulaştıktan sonra süre başlatılır. Yüksek basınç ve buhar atmosferinde materyallerin sterilizasyonu sağlanır.

Otoklav Kullanım amacı ve kullanım yerleri:
Otoklav ile sterilizasyonda nem, sıcaklık, uygulama süresi ve basınç sterilizasyon işlemini etkiler. 121°C için 1 atmosfer basınç altında ön vakumlu ~15-20 dakika (ön vakumsuz ~30-45 dakika) veya 134°C için 2 atmosfer basınçta ön vakumlu ~3-5 dakika sterilizasyon için yeterlidir.

Otoklav Nedir

Otoklav Nedir

Otoklavlar 100°C’nin üzerindeki sıcaklıklarda yürütülen tüm ısıl işlemler, otoklav adı verilen ve atmosferik basınç üzerindeki basınçta çalışan kapalı düzenlerde gerçekleştirilebilir.
Diğer bir deyimle, bu gıdaların dayanıklı duruma getirilmeleri ancak, otoklavlarda sterilize edilmeleri ile sağlanabilmektedir. Otoklavlarda 100°C’nin üzerindeki sıcaklıklarda, içindeki suyun yüzeyine yapılan buhar basıncının artırılması ve böylece suyun kaynama noktasının yükseltilmesiyle sağlanmaktadır. Otoklava verilen buharla, otoklav içindeki su önce ısınır ve daha sonra oluşan buhar içeride hapsedilerek, basınç yükselir. Şu halde otoklav basıncı ile (doymuş buhar basıncı) sıcaklık arasında belli bir ilişki vardır. Buna göre otoklav basıncının ölçülmesiyle otoklav sıcaklığı da saptanabilir.

Konserve Endüstrisinde Kullanılan Otaklavlar Konserve endüstrisinde kullanılan otoklavlar sterilizasyon sırasında uygulanan basınç açısından genellikle  normal otoklavlar, basınçlı soğutmalı normal otoklavlar ve  yüksek basınçlı otoklavlar  olmak üzere sınıflandırılmaktadırlar.  Yapılarına göre ise yatık ve dik otoklav olarak gruplandırılırlar.  Ayrıca çalışma şekillerine göre, sürekli ve kesik çalışan otoklavlar veya sabit ve döner otoklavlar gibi çeşitli gruplar ayrılabilmektedirler.  Otoklavlarda ısıtma ortamı olarak doğrudan buhar veya su kullanılır. Her iki uygulamanın yararlı yönleri vardır. Örneğin ısıtma ortamı olarak su kullanılması halinde, otoklav içinde ısı iletimini engelleyen hava paketlerinin oluşumu söz konusu değildir.

Buna karşın ısıtma ortamı olarak buhar kullanılması, otoklavda suyun ayrıca ısıtılması zorunluluğunu ortadan kaldırdığından bu uygulamada daha az enerji harcanır, yani daha ekonomiktir. Normal otoklavlar  Meyve ve sebze konserveleri üretiminde normal dik otoklavlar yaygın olmamakla beraber hala kullanılmaktadır. Bu otoklavların yapıları basit olup 1.5 atü basınca dayanıklı, ağzı sızdırmaz nitelikte kapanabilen silindirik bir kazan şeklindedir.  Normal otoklavlarda sterilizasyon sırasında kutu çeperlerine etki eden basınç (etkili basınç PE) kutu içeriğinin ve tepe boşluğundaki havanın ısınmasıyla ortaya çıkan hacim artışının oluşturduğu “kutu içi basıncı” (PK) ile, otoklavın içindeki buhardan kaynaklanan “otoklav basıncı”nın etkisiyle kutuların içten dışa doğru zorlanarak kenet yerlerinin açılmasını önler.  Bu otoklavlarda sterilizasyonda otoklav basıncının (PO) sabit kalmasına karşın, kutu içeriğinin sıcaklığı arttıkça, kutu iç basıncı da yavaş yavaş artar. Buna bağlı olarak da etkili basınç (PE) ısıl işlem süresinin sonuna kadar sürekli olarak artar. Normal otoklavlar  Eğer soğutma sırasında, otoklavdaki buharın birden dışarı bırakılması veya yoğuşturulması gibi yollarla, otoklav basıncı (PO) hızla azaltılırsa, konserve kabının hızla soğuyarak buna uyabilmesi olanaksız olduğundan, kabın iç basıncı (PK) yüksek kalır ve buna bağlı olarak etkili basınç (PE) hızla yüksek bir değere ulaşır. Etkili basınç, konserve kabını içten dışa doğru zorlayan basınç olduğuna göre tanımlanan bu durumun en hafif sonucu, kutunun yalancı bombaj oluşturmasıdır. Ancak belli kritik bir değere ulaşan etkili basınç, kutuda kenedin zorlanmasına ve nihayet sızıntıya, yani hermetik kapatmanın bozulmasına neden olur. Şu halde normal otoklavlarda sterilizasyon sonunda uygulanan soğutma, bu açıdan da son derece önemli bir aşama olup, soğutma boyunca etkili basıncın (PE) belli bir düzeyi aşmaması için her türlü önlem alınmalıdır. Normal otoklavlarda sterilizasyon sürecinde basınç değişimi Basınçlı soğutmalı normal otoklav  Bu otoklavlarda, soğutma sırasında ısıtma aşamasındaki gibi yeterli bir otoklav basıncı egemendir. Bu basınç ısıl işlem sırasındaki basınca eşit düzeydedir. Otoklavda kalış süresi tamamlanınca, kapları soğutma amacıyla otoklava genellikle otoklavın alt kısmından yaklaşık 2.5 atu’lük bir basınçla soğutma suyu verilir. Otoklavdaki sıcak su ise, sterilizasyon sırasında uygulanan otoklav basıncından biraz yüksek bir basınçla açılan bir ventille dışarı çıkar.

Basınçlı soğutmalı normal otoklav

Bu yolla otoklav basıncı, sterilizasyon sırasındaki basınç düzeyinde hatta biraz daha yüksek düzeyde tutulabilmektedir (Şekil 2.10). Şekilde de görüldüğü gibi etkili basınç (PE), diğer normal otoklavlarda olduğu gibi bir zirve göstermemektedir. Ancak burada, eğer kap içeriği soğuk su ile aşırı bir hızla soğutulursa, bu defa kutu içinde negatif bir etkili basınç oluşmaktadır. Diğer bir deyimle kutularda vakum oluşmaktadır. Bu durum özellikle büyük boy kutularda içe çökmelere neden olduğundan bunu önlemek amacıyla, soğutmanın ikinci devresi basınçsız olarak sürdürülmelidir. Basınçlı soğutmalı otoklavlarda sterilizasyon sürecinde basınç değişimi Yüksek basınçlı otoklavlar Özellikle cam kaplar, büyük boyutlu teneke kutular, alüminyum ve sentetik materyalden yapılmış konserve kaplarındaki gıdaların sterilize edilmesi amacıyla yüksek basınçlı soğutmalı otoklavlar kullanılmaktadır. Bu otoklavların basınçlı soğutmalı otoklavlardan farkları, ısıl işlem sırasında otoklavda, doymuş buhar basıncına (Pt) bağımlı olmaksızın hava yardımıyla yüksek bir otoklav basıncı (PO) sağlamalarıdır. Böylece “kutu iç basıncı” (PK) dengelenebilmekte ve kullanılan konserve kabının dayanabildiği etkili basınç sınırı aşılmamaktadır. Yüksek basınçlı otoklavlarda sterilizasyon sürecinde basınç değişimi Döner otoklavlar Konserve kapları sterilizasyon sırasında otoklav içinde hareket ederse yani, kap içeriğinin bir ölçüde çalkalanması sağlanırsa, ısı iletimi kolaylaşmaktadır. Bunu sağlayan otoklavlara “döner otoklavlar” denir. Isıl işlem sırasında hareketsiz otoklavlarda sıvı ve yarı sıvı gıdaların sterilizasyonunda ısı iletimi esas olarak konveksiyon ile gerçekleşir. Eğer konserve kabı içinde katı parçacıklar bulunuyorsa, ısı iletimi önemli ölçüde engellenir. Bu gıdalarda ısı iletimi konveksiyon ve kondüksiyon yoluyla sağlandığından ısının soğuk noktaya iletimi güçleşir ve uzun zaman alır. Diğer taraftan ürün fazla pişerek yapısı yumuşar. Döner otoklavlarda dönmekte olan, konserve kabı ile dolu olan otoklav sepetidir. Böylece sepetin dönüşü ile, sepette bulunan kutular da, bulundukları konuma bağlı olarak dönmekte, ve bu sırada içeriklerinde ısı iletimini hızlandıran bir hareket olmaktadır. Döner otoklavlar  Döner otoklavlar, aşağıda belirtilen yararları nedeniyle, birçok konserve çeşitlerinin sterilizasyonunda yaygın olarak kullanılmaktadır.  Öncelikle yarı sıvı ve ısıya karşı duyarlı gıdalarda, kutu duvarına yapışma, aşırı pişme ve yanma gibi olumsuzluklar belirmeksizin 130°C, hatta 138°C gibi yüksek sıcaklıklarda sterilizasyon uygulama olanağı doğmaktadır.  Yüksek sıcaklıklarda kısa sürede yürütülebilen sterilizasyon ile, gıdanın duyusal nitelikleri daha iyi korunabilmektedir. Diğer taraftan, kutu içeriğine verilen hareket nedeniyle ısı aktarımı hızlandığından soğuk nokta, istenilen sıcaklığa kısa zamanda ulaşabilmekte, böylece sterilizasyon süresi kısalmaktadır.

Döner otoklavlar  Aynı şekilde, yüksek viskoziteli gıdalar, yarı sıvı gıdalar (ezme halindeki gıdalar) ve katı haldeki gıdalar, döner otoklavların yardımıyla büyük konserve kutularında dahi kolaylıkla sterilize edilebilmektedir. Bunun gibi bazı yağlı ürünlerde, özellikle et ürünlerinde gerek sterilizasyon ve gerek soğutma sırasındaki dönmenin oluşturduğu çalkalanma etkisiyle, konserve kutusu içinde tam bir homojenizasyon sağlanmakta ve örneğin sabit otoklavlarda olduğu gibi, bu tip konservelerde üstte bir yağ tabakasının oluşumu önlenmektedir. Genel olarak aşırı viskoz ürünlerde rotasyon hızı daha yavaş (yaklaşık 10 devir/dak) sıvı gıdalarda daha hızlı (yaklaşık 30-50 devir/dak) olmalıdır.

Döner otoklavlarda ısıl işlem sırasında kap içinde tepe boşluğunun yeri sürekli değişir . Döner otoklavda ısıl işlem sırasında tepe boşluğunun kap içindeki yeri gıda tepe boşluğu rotasyon Sürekli çalışan otoklavlar Buraya kadar tanımlanan otoklavlarda ürün ancak partiler halinde sterilize edilebilmekte yani, konserve kapları genellikle özel sepetler içinde otoklava yerleştirilmekte, sterilizasyon ve soğutma işleminden sonra sepetler tekrar dışarı alınmaktadır. Küçük ve orta kapasiteli ve aynı zamanda değişik özellikte ürün işleyen fabrikalar için kesikli çalışan bu otoklavlar uygun olduğu halde, büyük kapasiteli ve devamlı aynı sterilizasyon koşulları gerektiren ürünler işleyen fabrikalarda, sürekli çalışan otoklavlar kullanılmaktadır.

Sürekli çalışan otoklavlar

Kesikli çalışan otoklavlarda, otoklavın doldurulup boşaltılması zaman kaybına neden olmaktadır. Ayrıca dolduruldukları ve havası uzaklaştırıldıktan sonra hemen kapatılmış kutuların sterilizasyondan önce bekletilmeleri, sıcak olan ve sıcak olmasında yararlar bulunan bu kutuların tekrar soğumalarına neden olduğu gibi, bekleme süresi uzatılacak olursa, bu ürünlerde termofil bakterilerin neden olduğu “ısıl işlem öncesi mikrobiyolojik bozulmalar” (ekşimeler) ortaya çıkabilmektedir. Bunun yanında işletmede daha az insan gücüne gereksinim duyulması ve sterilizasyon koşullarının sürekli standart bir şekilde sağlanabilmesi açısından, bazı büyük kapasiteli işletmelerde sürekli çalışan otoklavlar tercih edilmektedir. Sürekli çalışan otoklavlar  Yukarıda belirtilen olumlu özellikler yanında sürekli çalışan otoklavların kesik çalışan otoklavlara göre diğer bazı üstünlükleri de bulunmaktadır. Örneğin, sürekli çalışan otoklavlar işletmede zaman ve yer tasarrufuna olanak vermekte ve ayrıca bunların ısıtılıp tekrar soğutulmaları gibi işlemler gerekmediğinden, sterilizasyonda buhar gereksinimi de azalmaktadır.

Hidrostatik otoklavlar (Sterilizatörler)

Döner tip sürekli otoklavların bazı çalışma zorluklarını gidermek amacıyla hidrostatik otoklavlar geliştirilmiştir. Bu otoklavların orta kısmında Şekilde de görüldüğü gibi bir buhar bölmesi bulunmaktadır. Bu bölmede buharın basıncı, her iki tarafta bulunan su sütunlarının basınçları ile ayarlanmakta ve dengede tutulmaktadır. Su sütunlarının yüksekliği, buhar bölmesindeki buhar basıncına yani, sterilizasyonda uygulanacak sıcaklıklara bağlı olup, su sütunlarının yüksekliği değiştirilerek sterilizasyon sıcaklığı 100-121°C’ler arasında ayarlanabilmektedir.

Hidrostatik otoklavların diğer otoklavlara göre bazı üstünlükleri vardır. Örneğin bu otoklavlar dış koşullardan etkilenmeyecek şekilde yapıldıklarından, işletme dışına yerleştirilebilirler.

Diğer taraftan hidrostatik otoklavlarda enerjiden geniş ölçüde tasarruf sağlanabilmektedir. Sürekli hidrostatik otoklavın çalışma ilkesi 93o 82 C oC 115- 129oC 110- 127oC 107- 118oC Ön Isıtma Buhar bölmesi Hava Soğutma Su püskürtme Soğutma Banyosu Konserve Boşaltma Konserve Yükleme Alçalma Bölümü Yükselme Bölümü Hidr osta tik Bas ınç C A D F E G K Alev sterilizatörleri

Sürekli çalışan otoklavların bazı tiplerinde ısıtma ortamı olarak su ve buhar kullanılmaz. Bunlara örnek olarak “alev sterilizatörleri” verilebilir. Bu sterilizatörler ancak, belirli ve sınırlı amaçlar için uygundur. Yatırım giderleri fazla değildir. Ayrıca otoklav kapasiteleri buhar kazanı kapasitesine bağımlı değildir. Kutuların ısınma süreleri, alev sterilizasyonunda çok kısaltılabilmekte ve bu yüzden belli ürünlerde daha üstün kalitede konserve üretilebilmektedir. Buna karşın bu otoklavların bazı önemli sakıncaları vardır.
Örneğin sterilizasyon normal atmosfer basıncında yürütüldüğünden, kutular kuvvetli bir iç basıncın etkisinde kalmakta ve bu şekilde sterilize edilmiş kutularda fazla oranda sızıntı ortaya çıkabilmektedir. Bunu önlemek amacıyla, kutu içinde daha önceki işlemlerle oluşturulan vakum daha da artırılmalı ve kutu tabanları daha kalın tenekeden yapılmalıdır.

Alev sterilizatörleri

Alev sterilizatörleri, konveksiyon yoluyla ısı iletimi sağlanan ürünlerde yanma ve kutu çeperlerinde yapışmaya neden olmamaktadır. Buna karşın kondüksiyonla ısınan ürünler için bu düzenler uygun değildir. Sebze ve mantar konservelerinin sterilizasyonu amacıyla alev sterilizatörlerin kullanılmasında sıcak dolum yapılmış ve tepe boşluğu havası iyice alınmış kutular, önce bir buhar bölmesinden geçirilerek 95°C ye kadar bir ön ısıtmaya tabi tutulurlar. Daha sonra yaklaşık 1200°C’deki alev tüneline sürülen kutuların soğuk noktaları, adeta bir anda istenen dereceye ulaşmaktadır.

Aseptik Konservecilik  Konserve üretiminde, bir taraftan istenen düzeyde steriliteye ulaşırken, diğer taraftan gıdanın, ısıdan en düşük düzeyde etkilenmesi ve böylece kalitenin üst düzeyde muhafaza edilmesi amaç edinilmektedir. Ancak kap içerisine konmuş gıdanın ısıtılmasında ve daha sonra soğutulmasında ısı iletiminin kötü oluşu, yukarıda tanımlanmış olan amaca ulaşmayı zorlaştırmakta ve sınırlamaktadır. İşte bu nedenle, gıdanın konserve kabına konmadan önce ısıtılması ve soğutulması yöntemi, kap içerisinde ısıtmanın getirdiği olumsuzlukların aşılmasında bir seçenek olarak belirmektedir. Aseptik konserveciliğin temel ilkesi; gıda maddesi, yüksek sıcaklıkta kısa süreli bir ısıl işlemle sterilize edilmekte, steril koşullarda hızla soğutulmakta ve sterilize edilip soğutulmuş kaplara, steril koşullarda doldurulduktan sonra, steril kapaklarla hermetik olarak kapatmaktır. Böylece otoklavda sterilizasyon ve soğutma işlemi ortadan kaldırılmış bulunmaktadır.

Aseptik Konservecilik İ Aseptik konserveciliğin yukarıda tanımlanmış bulunan ilkesine göre, bir aseptik sistemin başlıca 4 üniteden oluşabileceği görülmektedir.
Bunlar ;
a) ürünün ısıtılıp belli bir süre sıcak tutulduktan sonra soğutulduğu sterilizasyon ünitesi,
b) konserve kabı ve kapağının kızgın buharla sterilize edildiği ünite,
c) steril soğuk ürünün steril soğuk kaplara doldurulduğu doldurma ünitesi
d) doldurulmuş kapların steril kapaklarla aseptik koşullarda hermetikli olarak kapatıldığı kapatma ünitesidir. Aseptik konservecilik kesiksiz olarak sürdürülmesi gereken bir işlem olduğundan her ünitenin senkronize bir birim halinde çalışması gerekir.

Aseptik Konservecilik  Aseptik konservecilikte de en önemli işlem ürünün yüksek sıcaklıklarda hızla ısıtılarak sterilize edilmesi ve sonra hızla soğutulmasıdır.  Bu amaçla tubular fakat çoğunlukla plakalı veya kazıyıcılı ısı değiştiricilerden yararlanılır.
Buna göre, aseptik konserveciliğin uygulanma alanının, sadece akışkan nitelikli gıdalarla sınırlı olduğu ortaya çıkmaktadır. Gerçekten aseptik konservecilik halen meyve-sebze suları ve püreleri, soslar, çorbalar ve çeşitli süt ürünleri gibi akışkan ürünlerde uygulanmaktadır.

 

Serum Üretim Tesisi

Serum Üretim Tesisi

Serum Üretim Tesisi çok büyük kapasiteli maliyetli cihazlardan oluşan sağlık sektöründe önemli yer edinen serum ve tesisleri hakkında genel bilgiler vereceğiz.

Günümüzde hastanelerde aşı gibi çeşitli amaçlar için kullanılan serum, atlardan elde ediliyor. Bağışık serumların üretimi için özel atlar kullanılıyor. Üretilecek her serum için özel toksinler, toksoidler, venom, veya bakteri kültürleri hazırlanıyor. Bunlar belirli bir programa göre atlara enjekte edilerek, atların bu etkenlere bağışık hale getirilmeleri sağlanıyor. Yani atın vücudunda söz konusu toksine veya bakteriye karşı antikor üretilmesi sağlanıyor. Daha sonra, atların kanları alınarak gerekli kontroller yapıldıktan sonra, bağışık (hiperimmün) serumlar saflaştırılıyor. Serum aslında kanın bir bölümü. Serumu elde edebilmek için özellikle kandaki kırmızı kan hücreleri gibi kimi öğeleri çöktürmek gerekiyor. Bu da sentrifüj denilen bir işlemle gerçekleşiyor. Sentrifüj aslında başka pek çok konuda da sıkça kullanılan bir yöntem olup temel olarak hızla dönen bir motor etrafına tutturulmuş tüplerde bulunan sıvı solüsyonlar içindeki kimi maddelerin, merkez-kaç kuvvetinin etkisiyle çöktürülmesi mantığına dayanıyor. Serum üretim atlarından iyi verim alınması için bu atların sağlıklı ve mümkün olduğu kadar genç olmaları gerekmektedir. Ülkemizde üretilen serumlara örnek olarak tetanoz antitoksik serumunu, difteri antitoksik serumunu, şarbon antibakteriyel serumunu, akrep antivenom serumunu ve normal serumu verebiliriz.

Ülkemizde Rst Medikal Tıbbi Cih. San. Ltd. Şti. Firması Serum Üretim tesisi için bir çok noktada destek sağlamaktadırlar.

Pass Box Çeşitleri

Genel Geçiş Kutusu ( General Pass Box )

Ürün Bilgisi

Geçiş kutusu , temiz oda için bir tür yardımcı ekipmandır. Esas olarak küçük eşyaları temiz oda ile kirli oda veya iki temiz oda arasında geçirmek için kullanılır. Kilitleme sistemi nedeniyle çapraz kirliliği azaltabilir.

İşlev

Temiz odada yüksek basıncın sızmasını önlemek için hava valfi işlevine sahiptir.

1. Düz, temiz ve giyilebilir olan cila paslanmaz çeliği benimser. Geçiş kutusunun yüzey malzemesi soğuk haddelenmiş çelik veya paslanmaz çeliktir.

2. Mekanik veya elektronik kilitleme tertibatlı iki taraftaki kapılar, iki kapının aynı anda açık durumda olmamasını sağlar.

3. Hava geçirmezliği garanti etmek için özel sızdırmazlık şeritleri olan kutuyu geçirin.

Uygulama

Mikro-elektronik, laboratuvar, ulusal savunma, hassas alet, biyofarming, opto-elektronik, aseptik paketleme vb. gibi temiz ortamlarda yaygın olarak kullanılır.

Gömülü Geçiş Kutusu (Embedded Pass Box )

Ürün Bilgisi

Gömülü geçiş kutusu , temiz oda için bir tür yardımcı ekipmandır. Esas olarak küçük eşyaları temiz oda ile kirli oda veya iki temiz oda arasında geçirmek için kullanılır.

Kilitleme sistemi nedeniyle çapraz kirliliği azaltabilir.

1. Gömülü kapıyı benimseyin, basit bir yapıya, bakıma ve uygun, yüksek kaliteli, güzel görünüme sahip bir operasyona sahiptir.

2. Daha pürüzsüz ve aşınmaya dayanıklı cila paslanmaz çelik levha ile çalışma alanı. Kabin yüzeyi soğuk haddelenmiş çelik veya paslanmaz çelik kullanır.

3. Kapıların iki yanında mekanik veya elektronik kilitleme tertibatlı olması, kapıların aynı anda açık durumda olmamalarını sağlar.

4. Özel sızdırmazlık şeritlerine sahip geçiş kutusu hava geçirmezliği garanti eder.

Hava Duşlu Geçiş Kutusu ( Pass Box With Air Shower )

Ürün Bilgisi

Hava duşu ile pas çiçeği , hava duşu temelinde tasarlanmıştır. HEPA filtreden sonra paslanmaz çelik nozul sayesinde rüzgar spreyini 20m/sn hızda tutar. Süzüntüde çok önemli bir etkiye sahiptir ve kullanımı güçlüdür.

kaliteli malzeme

1. Epoksi toz boyalı veya paslanmaz çelik, aşınmaya dayanıklı zemin çelik levha, paslanmaz çelik meme ile yüksek kaliteli soğuk haddelenmiş çelik sac kullanın, iyi korozyon direncine ve pas direncine sahip olun.

2. Şeffaf pencere ve LED elektronik aydınlatma, daha iyi aydınlatma ve daha az enerji kullanın.

Ürün Özellikleri

1. Geçiş kutusunun yüzey malzemesi soğuk haddelenmiş çelik veya paslanmaz çeliktir.

2. Geçiş kutusunun iç malzemesi paslanmaz çeliktir, çizilmeleri önleyebilir ve geçiş kutusunu düz, temiz ve giyilebilir tutar.

3. Makineli veya elektronik kilitli iki taraflı kapılar.

4. % 99,99 @ 0,3μm verimlilikte mini pileli HEPA filtresini benimseyin .

5. Nozulun rüzgar hızı 20m/s’nin üzerinde

6. Üretim süreci ihtiyacına göre verimli sterilizasyon lambası takabilir.

Dinamik Geçiş Kutusu (Dynamic Pass Box)

dinamik geçiş kutusu, kapı açma sayısını azaltmak ve çapraz kirliliği en aza indirmek için çoğunlukla temiz odalar ve kirli odalar arasında veya iki temiz oda arasında küçük eşyaları geçirmek için kullanılan temiz oda için bir tür yardımcı ekipmandır.

dinamik geçiş kutusu, temiz odaya yüksek basınç sızıntısını önlemek için bir hava kilidi görevi görebilir; ayrıca çapraz kontaminasyonu azaltmak için temiz alana giren eşyaların temiz ve tozsuz olmasını sağlamak için transfer işlemi sırasında kendi kendini temizleme etkisi elde edebilir.

Daha pürüzsüz ve aşınmaya dayanıklı cila paslanmaz çelik levha ile çalışma alanı. Dolap yüzeyi soğuk haddelenmiş çelik veya paslanmaz çelik kullanır.

Statik PASS BOX

Pass Box , steril olmayan kapıdan steril kapıya malzemeyi temiz oda içinde aktarmak için kullanılan çift kapılı kapalı çelik kutudur. İnsanlar, malzemenin temiz odaya girmek için geçiş kutuları kullandığı temiz odaya geçmek için Hava duşlarını kullanır. Statik Pass Box, biri statik geçiş kutusu ve diğeri dinamik geçiş kutusu olmak üzere iki kategoride tasarlanmış temiz oda ekipmanıdır. Geçiş kutuları, daha iyi bir araştırma ortamı için havadaki çapraz kontaminasyondan temiz odaya kontrollü bir ortam sağlar.

Pass Box

Pass Box , temiz oda ve atölye için destekleyici ekipmandır. Malları CR’den CR’ye veya CR’den CR’ye geçirmek için kullanılabilir.

temiz olmayan oda. CR’nin kapısının açık kalma sürelerini etkin bir şekilde azaltabilir ve temiz alanın kontaminasyon boyutunu en aza indirebilir.

◆ Kasa gövdesi yüksek kaliteli çelikten büküm ve kaynak yöntemiyle üretilmiş olup, yüzeyi korozyon önleyici ve lake ile kaplanmıştır.

◆ Kilit işleviyle, elektriksel kilit veya mekanik kilit isteğe bağlıdır.

◆ Duş ve temizlik fonksiyonu isteğe bağlıdır.

◆ UV ışığı isteğe bağlıdır.

◆ Pencere tipi, masa tipi ve zemin tipi opsiyoneldir.

◆ Dahili telefon isteğe bağlıdır.

◆ Elektriksiz veya elektrikli makaralı taşıma işlevi isteğe bağlıdır.